Connect with us

Teknoloji

We Are Social Report 2020 Türkiye’de İnternet Bağımlılığı

Tüm dünya verilerini içeren, 92 slayttan oluşan We Are Social Report 2020’e göre Türkiye’de 62 milyon internet kullanıcısı, 54 milyon sosyal medya kullanıcısı, 77 milyon mobil kullanıcısı bulunmakta. Bu slaytların 76’sının bize ait olduğunu da belirtelim.

Yayınlandı

on

We Are Social Report 2020 ve İnternet Bağımlılığımız
Tüm dünya verilerini içeren, 92 slayttan oluşan We Are Social Report 2020’e göre Türkiye’de 62 milyon internet kullanıcısı, 54 milyon sosyal medya kullanıcısı, 77 milyon mobil kullanıcısı bulunmakta. Bu slaytların 76’sının bize ait olduğunu da belirtelim.

İnternet bağımlılığı çağımızın bir rahatsızlığı ve psikiyatrist Ivan Goldberg tarafından 1995 yılında yerici bir şaka ile ortaya çıkartılmıştır.

İnternet Bağımlılığı


İnternet bağımlılığı, her ne kadar bir şaka olarak ortaya atılmış olsa da, bu olgunun gerçek bir duruma karşılık geldiğini öne sürülüyor.

İnternet bağımlılığı; kullanma isteğinin önüne geçememe, interneti kullanmadan geçirilen zamanın önemsizleşmesi, yoksunluğunda huzursuzluk, sıkılganlık, merak hali ile kișinin iş, sosyal ve aile ilişkileri dengesinin giderek bozulması durumu olarak tanımlanabilir.

İnternet bağımlılığı ise nesneye bağlı bir bağımlılıktansa, kontrolden çıkmış bir istekle, kişinin sürekli olarak sanal aktivitelerle zamanını geçirmesi anlamına geliyor.

Günümüzde internet ve sosyal medyanın aşırıya kaçarak problemli bir şekilde kullanılması ve haftanın en az 8,5 ile 21,5 saatinin çevrimiçi geçirilmesi bağımlılık olarak değerlendirilmektedir.

Ancak son yıllarda bilgisayar, internet, çevrimiçi oyun, tablet, telefon gibi teknolojik cihazlar ile uygulamaların aşırı kullanımı da bağımlılık olarak nitelendiriliyor.

İnternet bağımlılığının bir biçimi olarak sosyal ağ bağımlılığı, sanal oyun bağımlılığı, sanal kumar bağımlılığı, sanal alış veriş bağımlılığı siberseks bağımlılığı, mobil telefon bağımlılığı, twitter bağımlılığı, facebook bağımlılığı ve sosyal medya bağımlılığı davranışsal bağımlılık olarak bugün araştırma konusu olmuştur.

Her internet kullanım düzeyi için bağımlılık halinden söz edemeyiz tabii. Bağımlılık hali internette geçirilen zamanın günden güne artmasıyla ve zihnin sürekli interneti kullanma ihtiyacı hissetmesi ile kendini gösteriyor.

Sosyal Medya Bağımlılığı


Sosyal medya bağımlılığı herhangi bir iş yaparken, çalışırken, okulda, derste, sohbette yani herhangi bir yer ve zamanda aklımızın sürekli sosyal medya hesabımızda olup bu duruma karşı koyamama durumu olarak tanımlanabilir.

Dr Stephanie Rutledge’ın sosyal medya araştırmasına göre yaşları 30 ve altı olan sosyal medya kullanıcılarının yüzde 70’i akıllı telefonlarını çok sık kullanmalarını hayatta gerçekten bir şeyleri kaçırdıklarını düşünüyor olmaları ile açıklıyor.

Sosyal medyayı takip etmediklerinde arkadaşlarının sürekli birbirleriyle iletişim kurduklarını düşünmeleri, etkinliklerden bihaber olacakları korkusu ya da çevrelerinin konuştukları şeyleri anlamayacaklarını endişesinden ileri geliyor.

Chiago Üniversitesinde yapılan bir araştırmaya göre sosyal medyadan aldığımız haz dopamin seviyemizdeki artıştan kaynaklanıyor. Dopamin seviyesinin artışı bağımlılık seviyemizi artırarak sosyal medyada daha çok zaman geçirmemize neden oluyor.

Sosyal medya bugün iletişim kurmanın dışında kişinin kendisini ifade etmesinin araçlarından biri haline geldi. Gelişmeleri an be an öğrenmek, başkalarının hayatlarını takip etmek ve görünür olmak sosyal medya kullanıcısı olmaktan geçiyor.

Kişi sadece başkalarını takip ederken değil, takip edildiğinde, paylaşımları beğenildiğinde de haz duyuyor. Sosyal medya yalnız hisseden insanlara yalnız olmadığı yanılgısını da hissettiriyor.

Sosyal medya bağımlılığı, sosyal medyadaki takipçilerinin sayısının artmasıyla birlikte şiddetlenmektedir. Özellikle narsisistik bireyler için sosyal medya tatmin edici bir unsurdur.

Karakter yapısında ve duygu durumlarında (özgüven, öz saygı eksikliği, kaygı, endişe, üzüntü) olumsuzluklara neden olan sosyal medya kullanımı beğeni ya da görüntülenme sayısı düştüğünde, takipçi sayısı azaldığında mutsuzluk sebebi olabiliyor.

Kendimizi değerli, başarılı, iyi hissedebilme ölçütümüzü aldığımız beğeni sayısına göre değerlendiriyoruz. Az olduğunda çöküş, çok olduğunda değerli ve başarılı hissediyoruz.

Akılı telefonlar ile meşgul olma hali kimi zaman canımızı sıksa da bu duruma karşı koyacak iradeyi kendimizde gösteremiyoruz. Bir an olsun boş durmaya, hiçbir şey ile meşgul olmama haline sabrımız, tahammülümüz yok. Boş kaldığımız her anı telefonlar ile doldurur olduk. Öyle ki telefonlarımız yanımızda olmadığı vakit bir eksiklik hissediyoruz.

Uzaktayken iletişimi sağlayan telefonlar yan yana gelen 3 5 kişi için iletişimi engelleyebiliyor. Sohbet esnasında bir zaman merak duygusu, alışkanlık, bağımlılık halinden eller bir anda sosyal medyaya gidebiliyor.
Öyle ki artık bu bağımlılık haline karşı durabilmek için literatürümüze bir kavram daha eklendi: teknoloji detoksu.
Yüzümüzü ekrana döndüğümüz çoğu zaman sırtımızı birilerine dönüyoruz aslında. Telefonları bir organımız gibi benimsedik, tutsağı olduk. Ufak ufak adımlar ile her gün telefonda geçirilen vakti düşürebilme gayreti gösterelim.
Sosyal medyada geçirilen süreyi azalttıkça hayatı daha güzel ve mutlu, huzurlu yaşadığımızı, yanı başımızdaki insanlar ile geçirdiğimiz vaktin kalitesini arttırdığımızı fark edeceğiz.
10 Maddede Türkiye’yi içeren We Are Social Report 2020
⦁ 2019 yılında Türkiye’de internet, mobil ve sosyal medya kullanım istatistikleri nasıl değişti?
Son 3 yılın raporuna baktığımızda internet kulanıcıları ve mobil kullanıcılarda artış dikkat çekmekte. Sosyal medya da ülkemizde kullanıcı sayısını artırmaya devam ediyor.

⦁ Cihaz dağılımı nasıl gerçekleşti?
2020 rakamlarına göz attığımızda tablo 2019 yılına göre değişim gösteriyor. Akıllı telefonlar ve tabletin yükselişi normal fakat laptop ve masaüstü artışı beklenmedik bir biçimde yükselişe geçmiş.

⦁ İnternette harcanan zaman, internet kullanım rakamları ve nüfusa oranları:
Klasik internet kullanımı ve nüfus oranı grafiğine bu raporda internette geçirdiğimiz süre de eklenmiş.
Günde internet başında ortalama 7 saat 29 dakika geçiriyoruz.

⦁ En çok hangi web sitelerine girdik ? Similarweb ve Alexa’ya göre Türkiye’deki web sitelerinin sıralamaları:

Similarweb tarafında platform siteleri dışında haber siteleri yer alırken alışveriş kategorisinden sahibinden.com  girmiş listeye. Bu yıl kendilerinin 20. yıllarını kutladılar.
Alexa tarafında ise yine sahibinden.com’u görüyoruz. Bir diğer dikkat çekenler memurlar.Net ve n11.com.

5) Google’da 2019 yılında en çok hangi kelimeleri aradık?
2019 yılında doların ve altının önlenemez çıkışı Google arama sonuçlarımıza yansımış.

6) Türkiye’de aktif sosyal medya kullanım istatistikleri nasıl?
Türkiye’de sosyal medya kullanıcı sayısı Nisan 2019’dan Ocak 2020’ye kadar 2,2 milyon artış göstermiş.

7) Türkiye’de en aktif sosyal medya platformları hangileri?
YouTube zirvedeki yerini korumuş. Instagram da yaşadığı yükselişe uygun olarak listede 2. sırada yerini almış.
Peki ya Linkedln? Linkedln’inde tüm ön görüleri doğrulayarak sıralamasını 1 puan yükseltiyor ve 8 numaraya geliyor.
Tiktok listeye 10. sıradan giriş yapıyor.

8) Facebook’un kaç kullanıcısı var ve demografik dağılımları nasıl?
Facebook reklam ile erişilen kişi sayısını kaybetmeye devam ediyor ülkemizde. 2018 yılında 51 milyon olan kullanıcı sayısı 2020 yılında 37 milyona gerilemiş durumda.

9) Instagram Facebook’u yendi:
Facebook bitti demek doğru sayılmasa da Facebook’un liderliği bitti diyebiliriz. İlk defa Instagram 1 milyon kullanıcı ile Facebook’u geçti ve popülerliğini ödüllendirdi. Facebook’un gücünü kullanarak belki de tüketerek Instagram’ın yükselişi devam ediyor.


10) Twitter Türkiye’de durumlar nedir?
Türkiye’nin haber ve şikayet merkezi haline gelen Twitter 2019 yılında büyüme yaşayan platformlardan. Bunda haberin merkezi haline dönüşmesinin katkısı da çok büyük. Ama dikkat çeken şu: Kullanıcı olarak büyüme sağlarken reklam erişiminde gerileme yaşamış. Twitter reklamları markaların odağından çıkmaya başlamış. Sahte ve dolandırıcılık dolu reklamları düşünürsek gayet olası bir tablo.

Kaynak: https://gamzenurluoglu.medium.com/15-maddede-t%C3%BCrkiyenin-dijital-tablosu-we-are-social-2020-t%C3%BCrkiye-raporu-992c7001e009
https://www.matematiksel.org/bir-tutsaklik-hali-internet-ve-sosyal-medya-bagimliligi/

Pi Academic platformu olarak, yazar, editör ve diğer içerik üreticilerimizle sizler için ilgi çekici ve ilgiyle takip edebileceğiniz içerikler üretmekteyiz. Sizlere sunduğumuz içerikler başta Bilim, Teknoloji, Hukuk, İş Dünyası ve Haberler olarak kategorize edilmiştir. Tercih ettiğiniz içerik kategorisine tıklayarak okumaya başlayabilirsiniz.

Bununla beraber siber güvenlik alana ilgi duyuyor ve internette güvende kalmanız için bir şeyler okumak isterseniz buradan temel tavsiyelerle başlayabilirsiniz.



Hayata Pi Academic İle Bakın

Eğitim

Marka İhlallerine Karşı Birlikte Mücadele Edelim!

Yayınlandı

on

Değerli WPYB TURKEY Üyeleri,gönüllüleri ve Marka dedektifleri

Marka ihlalleri ve taklit ürünler, hem tüketicilerin güvenliğini tehlikeye atmakta hem de markaların itibarını zedelemektedir. Bu sorunla mücadele etmek ve toplumsal farkındalık oluşturmak amacıyla yeni bir platform oluşturduk. WPYB TURKEY platformu sayesinde, sokaklarda gezerken veya günlük yaşamınızda karşılaştığınız marka ihlallerini kolayca raporlayabilir ve bu sayede hem topluma katkıda bulunabilir hem de önümüzdeki günlerde bu farkındalık projemizle gelir kaynağı oluşturabilirsiniz.

Neden Katılmalısınız?

  • Toplumsal Farkındalık Gerçeği: Marka ihlalleri ve taklit ürünler konusunda bilinçlenmek ve bu konuda toplumu bilgilendirmek.
  • Güvenli Alışveriş: Tüketicilerin güvenli ve orijinal ürünlere ulaşmasını sağlamak.
  • Teşvik ve Ödüller:WPYBTURKEY uygulamamız ile İhlal bildirimlerinizle gelir elde etme fırsatı.

Nasıl Katılabilirsiniz?

  1. Üye Olun: Web sitemize üye olarak ve WPYB TURKEY bünyesinde gönüllümüz olarak topluluğumuza katılın.
  2. Sosyal Medya ve Online Platformlarda Marka Koruma Eğitimi
  3. Marka Dedektifliği Eğitimi
  4. Proaktif Marka Koruma Yaklaşımları Eğitimi
  5. Marka İhlali Tespiti Eğitimi
  6. Uygulama Kullanımı ve Raporlama Eğitimi
  7. Bu eğitimleri ücretsiz tamamlayarak büyük ailemizin bir üyesi ve eğitimli ve Sertifikalı Marka Dedektifi olun.
  8. İhlalleri Bildirin: Sokaklarda veya sosyal yaşamınızda karşılaştığınız marka ihlallerini ve taklit ürünleri raporlayın.
  9. Ödüllerinizi Kazanın: Her ihbarınız için ödüller kazanın ve topluma katkıda bulunun.

Birlikte daha güvenli ve adil bir ticaret ortamı oluşturabiliriz. Siz de bu toplumsal farkındalık hareketine katılın !

WPYB GLOBAL

FARKINDAYIZ,HAZIRIZ,YANINIZDAYIZ.

Devamını oku

Teknoloji

Truva Atı Virüsü Nedir? Kapsamlı Bir Rehber

Yayınlandı

on

Siber güvenlik ipuçları

Truva atı virüsü nasıl temizlenir

Bilgisayar dünyasının en tehlikeli zararlı yazılımlarından biri olan Truva atı (Trojan), adını Yunan mitolojisindeki Truva atından alır. Tıpkı mitteki atın içine saklanan askerler gibi, bu virüsler de zararsız görünen programların içinde gizlenerek sisteme sızılır. Bu yazıda, Truva atı virüslerinin ne olduğu, nasıl çalıştığı, türleri ve korunma yöntemleri hakkında detaylı bilgi vereceğiz.Güvenli internet kullanımın ilk adımı internetteki riskleri bilmektir.

Truva Atı Virüsü Nedir?

Truva atı virüsü, kullanıcıyı kandırmak için masum bir program gibi görünen ancak sistemde zararlı işlemler gerçekleştiren bir tür zararlı yazılımdır. Bu virüsler, genellikle e-posta ekleri, indirme siteleri veya sahte web siteleri aracılığıyla sisteme bulaşır.

Truva Atılarının Çalışma Mekanizması

Truva atları, sisteme bulaştıktan sonra gizlice çalışmaya başlarlar. Bu süreçte aşağıdaki gibi zararlı etkinlikler gerçekleştirebilirler:

  • Veri çalmak: Kullanıcı şifreleri, banka bilgileri gibi hassas verileri çalarak siber suçlulara aktarır.
  • Sisteme uzaktan erişim sağlamak: Saldırganların, bilgisayarınızı uzaktan kontrol etmesini sağlar.
  • Diğer zararlı yazılımları indirmek: Bilgisayarınıza başka zararlı yazılımlar bulaştırabilir.
  • Sistem performansını düşürmek: Bilgisayarınızı yavaşlatabilir ve çökebilir hale getirebilir.
  • Ağ trafiğini yönlendirmek: İnternet trafiğinizi kontrol ederek kişisel bilgilerinizi çalabilirler.

Truva Atı Türleri

Truva atları, gerçekleştirdikleri görevlere göre farklı türlere ayrılır. Bunlardan bazıları şunlardır:

  • Bankacı Truva Atı: Çevrimiçi bankacılık işlemleri sırasında kullanıcı bilgilerini çalar.
  • Arka Kapı Truva Atı: Saldırganların sisteme uzaktan erişim sağlamasını sağlar.
  • Ransomware: Kullanıcının dosyalarını şifreleyerek fidye talep eder.
  • Rootkit: Sistemin derinliklerine sızan ve tespit edilmesini zorlaştıran bir tür Truva atıdır.

Truva Atlarından Korunma Yolları

  • Güvenilir yazılım kullanın: Lisanslı ve güncel antivirüs programları kullanın.
  • E-posta eklerine dikkat edin: Bilmediğiniz kişilerden gelen e-posta eklerini açmayın.
  • Güçlü şifreler oluşturun: Karmaşık ve benzersiz şifreler kullanın.
  • İşletim sisteminizi güncel tutun: Üretici tarafından yayınlanan güncellemeleri zamanında yükleyin.
  • Şüpheli web sitelerine girmeyin: Güvenilir olmayan web sitelerine girmekten kaçının.
  • Kamu Wi-Fi ağlarını dikkatli kullanın: Kamu Wi-Fi ağlarında hassas işlemler yapmayın.
  • Yedek alın: Önemli verilerinizi düzenli olarak yedekleyin.

Sonuç

Truva atı virüsleri, siber güvenlik için ciddi bir tehdit oluşturmaktadır. Bu nedenle, yukarıda belirtilen önlemleri alarak kendinizi ve cihazlarınızı koruyabilirsiniz. Şüpheli bir durumla karşılaştığınızda ise bir siber güvenlik uzmanından yardım almayı unutmayın.

SEO Uyumlu Ek Bilgiler:

  • Truva atı virüsü nasıl temizlenir
  • Truva atı virüsü belirtileri
  • Truva atı virüsü bulaşma yolları
  • En iyi antivirüs programları
  • Siber güvenlik ipuçları

Bu makale, Truva atı virüsleri hakkında kapsamlı bir bilgi sunmaktadır. Daha fazla bilgi için güvenilir siber güvenlik kaynaklarını takip edebilirsiniz.

Not: Bu makaledeki bilgiler genel bir çerçeve sunmaktadır. Siber güvenlik alanındaki gelişmeler doğrultusunda yeni tehditler ortaya çıkabilir. Bu nedenle, güncel bilgileri takip etmek önemlidir.

Devamını oku

Hukuk

Blockchain ve Yeni Nesil Dijitalleşmenin Vergi ve Finans Sistemlerine Uyumu

Yayınlandı

on

Yazar

Blockchain, sürekli büyüyen işlem kayıtlarının listesini, çalınma ve değiştirilme gibi tehlikelerden koruyarak tutan dağıtık veri tabanıdır. Merkezi bir sunucunun ve veya bir otoritenin kaldırılmasına olanak sağlayarak, dağıtık bir veri tabanı yapısında, ağdaki tüm katılımcılara şifrelenmiş şekilde verinin yayılmasını sağlar. Herhangi bir üçüncü tarafa gerek duymaksızın, yapılan işlemi blok içine kaydetme, bunu ağdaki her katılımcıya yayınlama, katılımcılar tarafından doğrulanan ve ağ protokolüne göre onaylanan blokların sistematik bir biçimde uç uca eklenmesiyle zincir işlem kaydı oluşturma prensibiyle çalışır.

Blockchain teknolojisi yüksek avantajlar barındırır. En önemlileri, aracıları ortadan kaldırır, kullanıcılara işlemler üzerinde tam kontrol yetkisi tanır, bu esnada kişisel mali riski en aza indirir, işlemleri hızlandırır, maliyetleri minimize eder, şeffaf güvenli ve erişilebilirdir, ilgili tüm endüstrilerdeki yenilik potansiyelini besler. Barındırdığı veriler tam, kesin, anlık ve geniş çapta kullanılabilirdir. Tek bir merkezden idare edilmediği için kötücül amaçlı yazılımların tek seferde saldırısıyla zarar görme ihtimali yoktur.

Ancak aynı zamanda regülasyonu ve yasal adaptasyonu zordur, yazılım güncellemeleri zordur, performansı merkezi sistemlere nazaran yetersiz kalabilir, imza ve doğrulamalar karmaşıklaşabilir, bitmesi günler haftalar alabilir, günümüz veri limitleri de bu sisteme yetmeyecektir. Bitcoinle yapılan ödemeler geri alınamaz yapıdadır, ve ayrıca kuru da çok dalgalı ve spekülasyona açıktır, dolayısıyla tüketim amaçlı kullanımı da mümkün olmayacaktır. Kullanıcıların bizzat sağladığı sistem güvenliği de tartışmalara ve ileride kapasite sorununa gebedir.

Bitcoin, Ethereum, Ripple ve diğer kripto para birimleri, blok zincirine bağlı platform türlerindendir ancak Blockchain teknolojisi, salt bu para birimlerinden bağımsız olarak, ülkelerin kimlik, sosyal güvenlik, enerji, oylama ve seçim, ve hatta vergi sistemlerine adapte edilebilecek zincir defter uygulamalarıyla yükselmektedir. Başka bir deyişle ülkelerin ülkelerüstü bu şifreli data blok zincirlerine adaptasyonu kapıdadır.

45 değişik ülkede, kamusal 202 alanda kullanımda olan Blockchain teknolojisi en çok ithalat ihracat alanında, borsalardaki işlem takiplerinde görülmektedir. Özel sektörün diğer kollarında ise, an itibariyle, Takas İstanbul’un yapmış olduğu Takasbank Blokzincir Tabanlı Transfer Platformu, “BiGA-Dijital Altın” dikkat çekmekte, dijital varlığa dönüşebilen altının blokzincir teknolojisi ile zaman kısıtı olmaksızın kişiden kişiye transferine imkan tanıyan projeye ilk etapta Ziraat Bankası, Vakıfbank, Garanti BBVA, Albaraka Türk Katılım Bankası, Kuveyt Türk Katılım Bankası ve Ziraat Katılım Bankası katılmış, bu bankalar arası 7 gün 24 saat esaslı çalışacak bir teknolojik yapı kurulumuna başlanmıştır. Bu projeler dışında da “Değer Transfer Sistemi”, “Kitle Fonlaması” ve “Bireysel Emeklilik Sistemi” de Blockchain entegrasyonuna başlama aşamasındadır.

Kripto para sahiplerinin kendi varlıklarını kendi kişisel cüzdanlarında tutabilmeleri, kişiden kişiye para transferi yapabilmeleri ve bunları yaparken bir başka kuruma ihtiyaç duyulmadan yapılabilmesi para ve varlık transferleri açısından bir devrim niteliğinde olduğundan, Blockchain teknolojisinin gelişmesi bankacılığı yeniden yazacak güçte olacaktır. Günler süren uluslararası para transferleri saniyeler içerisinde gerçekleştirilmekte, dünya genelinde yapılmaya başlandığı gibi ülkemizde de bu teknolojiyi kullanmaya başlayan bankalarımız mevcuttur.

Hızlı ve ucuz para transferi yanı sıra, güvenlik ve değiştirilemeyen ağ yapısı sayesinde üretim ve lojistik gibi sektörlerde maliyetlerin düşmesi en büyük avantajlardandır. İmzalanacak olan akıllı sözleşmeler sayesinde, ticaret hayatı daha güvenli bir noktaya evrimleşebilir. Bu akıllı sözleşmeler sayesinde bir malın üretiminden teslimine kadar geçen her aşama takip edilebilir hale gelecek, para transferleri otomatik olarak gerçekleştirilecektir. Yapılacak işlerin teslim sürelerine göre, cezai şartlar veya ödüller şeklinde her iki tarafı koruyan maddeler eklenerek, satıcı ve alıcının, yapılan ticareti değiştirilemez bir şekilde koruma altına almaya çalışması da otomatik olarak sağlanmış olur.

Akıllı sözleşmelere dönüşmüş mali anlaşmalar, işlem detayları, taraf bilgileri, fiyatlar ve ödeme koşulları, tabi olunacak vergiler, diğer hukuki koşullar ile, yani tüm gerekli detaylar ile, muhasebe sistemine ve mevzuat bütününe tam erişimde olacaktır. Uluslar arası vergilemeye konu olan işlemlerde de güvenlik ve etkinlik sağlanacak bu yeni sistemin oturtulması, kamusal sistemlerin teknolojik altyapısının geliştirilmesi, bilişim teknolojilerinde AR-GE’ye yapılan yatırımların artması gibi güçlendirmelerle mümkün olacaktır.

Blockchain teknoloji adaptasyonlu Katma Değer Vergisi Sisteminde, KDV’yi alış fiyatından otomatik olarak ayıran, ürünlerde hızlı yanıt kodlarını tarayan akıllı sözleşmeler bulunur, böylece vergi, müşterinin yaptığı şekliyle fiyattan ayrılır ve doğrudan hazineye gönderir. Müşteri faturayı işletmeye öder, işletme tedarikçilerine faturayı öder, yani KDV’nin doğuşundan nihai tüketiciye ulaşmasına kadar tüm işlemler kayıt altına alınmış olur.

Vergi mükelleflerinin, tutmak ve muhafaza etmekle yükümlü oldukları tüm mali defterler, blockchain sisteminde, akıllı sözleşmelerden oluşan bir yazılım halinde Vergi İdaresi tarafından saklanacak, tüm işlemlerin dolaylı tarafı bulunan vergi idareleri, bu yazılıma adapte bulunduklarından tüm vergi ve sair mali yükümlülükleri zamanında tahsil edebilecek hale gelecektir. Tabii ödemelerin kripto para ile yapılması gerekeceğinden, her mükellefin, kurumsal adaptasyonlar sonrası bir kripto para hesabı bulunacak ve aktarımlar buradan yapılacaktır.

Ortak veri paylaşımını mükemmelleştirecek Blockchain adaptasyonlu vergi sistemlerinde, düzenli olarak verilen beyanname ve bildirimler birkaç beyannamede birleştirilip kurumlar arasında onaylanarak Blockchain ağı üzerinde tutulabilecek, bu sayede verilerin güvenliği, yedeklenmesi ve kurumlar arası paylaşımı daha etkin bir şekilde yürütülebilecektir. Bu ağın yapılandırılması sırasında kademeli güvenlik standartları sayesinde bilgi almak isteyen kurumların sadece kendilerini ilgilendiren bilgilere erişmesi sağlanabilecek, Blockchain teknolojisi ile çalışacak online yazılımlar günümüz muhasebesini evrime uğratacaktır. Bu sayede şu an kullanılmakta olan E-Uygulamalar ihtiyaç olmaktan çıkabilir. Yapılan kayıtlar anlık ağ kaydı olabilecek yada Blockchain ağının yapılandırılması sırasında belirlenen kurallara göre belli bir süre içinde iz kalacak şekilde değiştirilebilecek, yahut da bir değişiklik olmaksızın yeni kayıtlar ile düzeltme yoluna gidilmesi sayesinde tüm kayıtlar ağ üzerinde izlenebilir bir şekilde tutulabilecektir. Değiştirilemez olan ağ yapısı ve bırakılan izler sayesinde iç ve dış denetim çok daha hızlı ve daha az denetim riski ile yapılabilir duruma gelebilir.

Blockchain teknoloji adaptasyonlu Kamu Mali Denetim Sisteminde, gerçekleştirilen mali işlemler blok zincire dahil olur, denetim elemanları şüpheli olabilecek blokları takip eder, şüpheli blok zincir işlemi seçilir, işleme ait dokümanlar elde edilir, denetim memurlarının şüpheli duruma ait görüşü raporlanır, herhangi bir ihlal tespitinde yasal süreç başlatılır. Böylelikle, sanal defter uygulamasına geçen mükellef, girilen verileri geri alıp silemeyecektir, bu da iz sürmeyi kolaylaştırdığından vergi kaçakçılığını azaltacak, verinin güvenliği sağlandığından bireyler arası mikro işlemler şeffaf hale gelecektir.

SONUÇ OLARAK, Kullanımı çok uluslu şirketleri aşmış küçük işletmeler arasında dahi hızla yaygınlaşan “dijital ekonomi faaliyetlerinin” regülasyonu ve vergilendirilmesinde ortak bir yaklaşım şarttır. Türkiye iç mevzuatında farklı uygulamalara sahiptir ve tüm bu farklılıkların, ülkelerin dijital ekonomik işlemlerin vergilendirilmesinde uzlaşılacak yeni standartlara uyum sağlaması zaman alacaktır. Tek taraflı kalacak çözüm arayışları da çifte vergileme sorunu doğuracağından, OECD başta olmak üzere uluslar arası finans otoritelerinin bu konuda uluslararası konsensüs oluşturacak öneriler geliştirmesi önem arz etmektedir. Yakın gelecekte devletler, dijital ekonominin vergilendirilmesinde egemenliklerinin bir kısmını diğer ülkelere bırakabilecek, diğer ülkeler de bu devletler adına vergi tahsil etmeye başlayabilecektir. Ülkemizde de, 6745 sayılı Kanunun 9. maddesi ile Vergi Usul Kanununun “vergi kesenlerin sorumluluğu” başlıklı 11. maddesine eklenen fıkra ile Bakanlar Kuruluna, ödeme yapılan kişilerin mükellef olup olmamasına, ödeme yapan veya ödemeye aracılık edenlerin vergi kanunlarına göre vergi kesintisi yapmak zorunluluğu bulunup bulunmamasına, ödemenin konusunun mal veya hizmet alım satımı olup olmamasına, elektronik ortamda gerçekleştirilip gerçekleştirilmemesine, ödeme yapılanın bu tutarı vergi matrahının tespitinde indirim konusu yapıp yapmamasına bakılmaksızın, vergiye tabi işlemlere taraf veya aracı olanlara vergi kesintisi yaptırmaya, iş grupları, iş nevileri, sektörler ve emtia grupları itibarıyla, vergiye tabi işlemle ilgili, vergi kanunlarında belirtilen alt ve üst limitler arasında olmak şartıyla, farklı kesinti oranları tespit etme yetkisi verilmiştir. Bu düzenleme, vergide sorumluluk uygulamasını dijital işlemler de kapsayacak şekilde genişletmiş ve dijital ekonomi faaliyetlerinin vergilendirilmesinde önemli bir adım atılmıştır.

Av. Bengi Memiş

KAYNAKÇA :

• Blockchain İle Mali Uygulamalar – Ersan Öz – www.denizligazetesi.com

• Blockchain Ve Maliye Uygulamaları – Ersan Öz – Vergide Dijitalleşme Sempozyumu – www.acaport.com

• Blokzincir (Kriptopara) Teknolojisi ve Finansal Sistemlere Kaçınılmaz Etkileri – Dr. Murad Kayacan – Oğuzhan Çelik

• Blockchaın Teknolojisi Ve Günümüz Finansal Sistemine Olası Etkileri – Semih Erdoğan – Dağhan Bodur – Mali Çözüm – İSMMMO Yayınları

Hayata Pi Academic İle Bakın

Pi Academic platformu olarak, yazar, editör ve diğer içerik üreticilerimizle sizler için ilgi çekici ve ilgiyle takip edebileceğiniz içerikler üretmekteyiz. Sizlere sunduğumuz içerikler başta Bilim, Teknoloji, Hukuk, İş Dünyası ve Haberler olarak kategorize edilmiştir. Tercih ettiğiniz içerik kategorisine tıklayarak okumaya başlayabilirsiniz.

Bununla beraber siber güvenlik alana ilgi duyuyor ve internette güvende kalmanız için bir şeyler okumak isterseniz buradan temel tavsiyelerle başlayabilirsiniz.

Devamını oku

Trend Yazılar