Connect with us

Yazılar

Uyurgezer Cinayetleri

Gece çökünce uyumakta olan insanların dünyasına gireriz. Kimi insanlar uyku esnasında yemek yer, kimi eşlerine saldırır bu bilindik şeylerdir. Peki insanların uykularında cinayet işlemesi mümkün müdür?

Yayınlandı

on

Uyurgezer Cinayetleri ‘Suçlu mu değil mi?’

Gece çökünce uyumakta olan insanların dünyasına gireriz. Kimi insanlar uyku esnasında yemek yer, kimi eşlerine saldırır bu bilindik şeylerdir. Peki insanların uykularında cinayet işlemesi mümkün müdür?

Bir adam uyur vaziyette, 20 kilometre yol kat ettiğini ve kayınvalidesini öldürdüğünü iddia etti ve cinayetten ceza almadan kurtulabildi. Başka bir adam ise, karısını 44 kez bıçaklayıp, evlerinin havuzunda onu boğdu ve hüküm giymedi.

Uyurgezer cinayeti davalarında kanun ne diyor? Peki ya bilim bu konuya nasıl yaklaşıyor?

Hala başlangıç aşamasında da olsa uyku bilimi, insanların uykularında çok karmaşık şeyler yaptığına dikkat çekiyor. Ama uyurgezer olduğu için cinayet işleyen kişi paçayı sıyırmalı mı?

National Geographic, bu konu üstüne bir araştırma yapıyor. Sizlere bu yazımızda bu araştırmadan yola çıkarak uyurgezer cinayetlerinin hukuki ve bilimsel yönlerinden bahsetmek istedik.

Dünyanın en kötü şöhretli uyurgezeri Shakespeare’nin kaleminden çıkan Lady Macbeth’tir. Gerçekleştirdiği tüm cinayetlerinin suçlarından sembolik olarak arınmak adına sürekli ellerini yıkardı.

Günümüzde ise, cinayet davalarında uyurgezerlik savunması artık yapılabiliyor. ABD jürisi bazı davalarda, uyurgezer olan birinin suçsuz olduğunda karar kılmıştır. Fakat bazı uzmanlara göre uyurgezerlik savunması, toplumun toplumun kişisel sorumluluğunu başka yöne çevirme çabalarına duyduğu ilginin bir yansımasıdır.

Uyurgezer Cinayetleri

23 Mayıs 1987 yılında, Toronto’da bir eş ve baba olan Parks uyurgezerdir. O gece ayakkabısının bağcıklarını bağladı ve arabasına bindi. Trafik ışıklarından geçerek uykuya dalan şehirde yol almaya başladı. Toplamda 20 km yol almıştı. Arabasını durdurdu, bagajdan levyeyi aldı ve eşinin ailesinin evine girdi. Kayınvalidesini yataktan sürükleyerek çıkarttı ve ona vahşice saldırdı. Kayınvalidesini elindeki levye ile döverek öldürdü. Kayınpederi onu durdurmaya çalışsa da başarılı olamadı. Parks onun da boğazını sıktı, neredeyse onu da öldürüyordu.

Parks’ın anlattığına göre, ilk hatırladığı şey, polis merkezine gidip, ‘Galiba birilerini öldürdüm, ellerim..’ diyerek kanlı ellerine bakmasıdır. Uzmanlara göre, bu uyurgezerlerde tipik bir davranıştır. Bir şeyler olduğunu fark eder ama geçirdiği nöbeti hatırlayamaz.

Mahkemesinde, savunma avukatı Kenneth Parks’ın Parasomnia hastası olduğunu, yani uyurken farkında olmadığı şeyler yapabildiğini kanıtlamaya çalıştı. Birçok uyurgezer davalarında ölçüt kabul edilen şu sorular soruldu: Şahsın uyurgezerlik geçmişi var mı? Cinayet için sebep var mıydı? Uyurgezer cinayetin izlerini kapatacak herhangi bir girişimde bulundu mu? Yoksa hiçbir şey hatırlamıyor mu?

Parks cinayeti hatırlamadığını iddia ediyordu. Mahkemedeki birçok kişinin aklında kat ettiği 20 kilometrelik yol vardı. Vites değiştirip, trafik ışıklarından geçerek kazasız belasız o kadar yolu nasıl almıştı? Çoğu insan bu durumu olası bulmadı. Zira o zamana kadar uyurgezerlerin normalde daha basit şeyler yaptıkları biliniyordu. Fakat uyku üzerinde yapılan araştırmalar, inanılmaz gelse de uyurgezerlerin karmaşık şeyler de yapabileceklerini gösteriyor. Uyurgezerlerin at bindiği helikopter uçurmaya bile kalktıkları vakalar tespit edilmiş. Bu tavrı döngüsel olarak değerlendiriyorlar. Yataktan kalkmaları ile başlar görevlerini gerçekleştirip sonrasında da yeniden yataklarına dönerler.

Parks bir uyurgezerdi ve cinayet işlemesi için bir sebebi yoktu. Hatta kayınvalidesi ile aralarında iyi de bir bağ vardı. Fakat Parks’ın ciddi bir kumar sorunu vardı ve işten çıkarılmıştı. Bunu hatta cinayet olayının ertesi günü açıklayacaktı. Utanç verici bir yüzleşmeden kaçmak için onları öldürmüş olabilir miydi? Ama jüri Parks’ı uyurgezer olması nedeniyle suçsuz buldu. Parks mahkemeden özgür biri olarak ayrıldı.

İngiltere Uyurgezer Cinayet Davası

2003 yılında İngiltere’de, Kraliyet Mahkemesi’nde ilk kez uyurgezer cinayet davası görüldü. 32 yaşındaki Jules Lowe babasını öldürdüğü sırada uyumakta olduğunu iddia etti. Kendisinin pek de iyi giden bir hayatı olmamıştı. Annesi henüz Jules iki yaşında iken kendini öldürmüştü. Abi Edward ise 1998 yılında intihar etmişti. Jules ve babası baş başa kalmıştı ve aralarında sözde bir yakınlık vardı. 2003 Ekim ayında bir gece ikisi bir barda sohbet ettiler. Barda birkaç kadeh içtikten sonra eve giderek demlenmeye devam ettiler. Ertesi sabah Jules evlerinin önünde babasını doksan yerinden yaralanmış ve dövülerek öldürülmüş olarak buldu.

Jules, olayı kesinlikle hatırlamadığını iddia etti. İster sarhoş, ister uyurgezer olsun Jules, babasına saldırmış, onu yere fırlatmış, tekmelemişti. Yaşlı adam kaçmaya çalışsa da ona sandalye ile vurmuştu ve ölümüne neden olmuştu. Jules ne yaptığının farkında olmayarak yatağına dönmüştü.

Lowe mahkemeden önce, Londra uyku merkezine testler uygulanması için gönderildi. Geçmişi ve klinik sonuçlar doğrultusunda Jules’un uyurgezer olduğu kanısına varıldı. Bunun Jules için alışılmadık bir davranış olduğuna kanaat getirildi. Bu da uyurgezer cinayetine işaret eden diğer bir faktör olarak belirlendi.

Bazı uzmanlara göre, çok alkol almak uyunduğu anlamına gelmez. Jules’un bu cinayetten paçayı sıyırmış olduğunu düşünenler de var.

Karar alışılmadık uyku bozukluklarına kaldığında, beraat etmek ve hüküm giymek arasında çok ince bir çizgi bulunuyor. Zira tanık olmayan bir cinayet davasında kişiyi suçlu bulmak jüri açısından oldukça zordur.

Uyurgezerlik Nedir

Çoğu insana göre, uyurgezerlik rüyaların dışavurumudur. Ama uyku araştırmacılarının bulgularından biri de rüya görmenin uyurgezerlik ile bir ilgisi olmadığıdır.

Zira insan vücudunun gördüğümüz rüyaların gerçekleşmesinden alı koyacak akıllı bir mekanizması vardır. REM uykusu esnasında, beynimizin düşleyen kısmı harekete geçerken beyin sapındaki bir iç düğme vücudumuzu paralize eder. Bu fiziksel anlamda hareketsiz bir halde iken zihinsel fantezilerimizin gerçekleşmesini imkansız hale getirir. Fakat bazı insanlar, REM uykusu sırasında sorun yaşar. Vücudu paralize eden düğme bazen çalışmaz ve maalesef acı verici sonuçlar doğurabilir. Yani REM uykusunda sorun yaşayanlar gördükleri rüyaları gerçekleştirebilirler.

Söz konusu olan uyurgezerlik olduğunda bilim için bu hala çözülememiş bir uyku durumdur. Bunlar REM uykusu öncesindeki uyku evreleridir. Uyurgezerlik, uykuda konuşmak, karabasan, uykuda yemek, uykuda sevişmek hatta diş gıcırdatmak bile Parasomnia çeşitleridir. Yani bazı insanların uykuda sergiledikleri bilinçsiz hareketlerdir. Hepsi de uyku döngüsünün ilk yarısı olan uykunun göz hareketi olmayan kısmında görülür.

Çoğumuzun beyni dış dünyadan gelen sinyallere kapanır. Ama uyurgezerlerde beynin alt kısmı uyanır fakat üst kısmı beynin düşünce ve öz farkındalıktan sorumlu olan kısmı uyur. Bu bağlantısızlık, yataktan çıkıp dolaşmaya ve ertesi günü bunu hatırlamamaya yol açar.

Bu durumda, uyurgezer bir kişinin cinayetten sorumlu tutulmaması doğru mudur yanlış mıdır? Hukuk ve bilim insanları belli ki doğru olarak kabul ediyor. Ama soru şu: Karşımızdaki kişi gerçekten uyurgezer bir halde iken mi cinayeti işlemiştir?

Hayata Pi Academic İle Bakın

Pi Academic platformu olarak, yazar, editör ve diğer içerik üreticilerimizle sizler için ilgi çekici ve ilgiyle takip edebileceğiniz içerikler üretmekteyiz. Sizlere sunduğumuz içerikler başta Bilim, Teknoloji, Hukuk, İş Dünyası ve Haberler olarak kategorize edilmiştir. Tercih ettiğiniz içerik kategorisine tıklayarak okumaya başlayabilirsiniz.

Bununla beraber siber güvenlik alana ilgi duyuyor ve internette güvende kalmanız için bir şeyler okumak isterseniz buradan temel tavsiyelerle başlayabilirsiniz.

Genel

Pi Academic: Özel Dedektiflik Dünyasının Kalbi

Yayınlandı

on

Pi Academic, özel dedektiflik sektörüne ışık tutan, adli bilimlerin derinliklerine inen ve ilişkilerin karmaşık dünyasını çözümleyen kapsamlı bir dergidir. Sadece bir mesleki dergi olmanın ötesinde, yaşamın içinden gerçek hikayelerle, güncel olaylarla ve uzman görüşleriyle okurlarına eşsiz bir deneyim sunmaktadır.

Neden Pi Academic?

  • Kapsamlı İçerik: Özel dedektiflik yöntemlerinden adli bilimlerin en son gelişmelerine, ilişkilerdeki sorunlardan yaşamın içinden ilginç hikayelere kadar geniş bir yelpazede konuyu işler.
  • Uzman Yazarlar: Alanında uzman dedektifler, hukukçular, psikologlar ve diğer bilim insanlarının kaleme aldığı yazılarla, okurlara güvenilir ve güncel bilgiler sunar.
  • Gerçek Hayat Hikayeleri: Özel dedektiflerin yaşadığı gerçek olaylar ve çözümlenen davalar, derginin en dikkat çekici yönlerinden biridir.
  • Güncel Olaylara Yorumlar: Güncel olayları özel dedektiflik ve adli bilimler perspektifinden değerlendirerek, okurlara farklı bir bakış açısı sunar.
  • İlişkiler ve Yaşam: İlişkilerdeki sorunları ve çözümlerini psikolojik bir bakış açısıyla ele alarak, okurların kişisel gelişimlerine katkıda bulunur.

Pi Academic’i Özel Kılan Nedir?

Kimler Pi Academic’i Okumalı?

  • Özel Dedektifler: Mesleki gelişimlerini desteklemek ve sektördeki en güncel gelişmeleri takip etmek isteyenler için ideal bir kaynak.
  • Adli Bilimler Uzmanları: Adli bilimlerin farklı alanlarında çalışan uzmanlar için yeni bilgiler ve perspektifler sunar.
  • Hukukçular: Hukuk davalarında delil toplama ve değerlendirme süreçlerinde kullanabilecekleri bilgiler bulabilirler.
  • Psikologlar: İlişkiler ve insan davranışları hakkında daha derinlemesine bilgi edinmek isteyenler için faydalı bir kaynak.
  • Genel Okur: Gerçek hayat hikayeleri, güncel olaylar ve insan ilişkileri hakkında meraklı olan herkes için ilgi çekici bir dergidir.

Sonuç

Pi Academic, özel dedektiflik dünyasından yaşamın içine uzanan geniş bir yelpazede konuyu işleyen, özgün ve kapsamlı bir dergidir. Hem mesleki bir yayın olarak sektör çalışanlarına hitap ederken, hem de genel okurların merakını gidermek için ilgi çekici hikayeler ve analizler sunar. Eğer siz de özel dedektiflik, adli bilimler ve insan ilişkileri hakkında daha fazla bilgi edinmek istiyorsanız, Pi Academic tam size göre!

Devamını oku

Genel

Aldatma: Cinsiyetlere Göre Değerlendirilmiş Kapsamlı Bir Rehber

Yayınlandı

on

Aldatma, bir ilişkide güvenin sarsılması ve büyük acılara yol açan ciddi bir sorun. Bu durum, hem kadınları hem de erkekleri farklı şekillerde etkileyebiliyor. Bu makalede, aldatmanın psikolojik etkileri, belirtileri ve sonuçları cinsiyetler açısından incelenecektir.

Ankara Dedektif Hikayeleri

Kadınlarda Aldatma

Kadınların aldatma deneyimi, erkeklerden farklı psikolojik süreçler içerebilir.

  • Güven Sorunu: Aldatılan kadınlar, genellikle partnerlerine karşı derin bir güvensizlik yaşarlar. Bu durum, gelecekteki ilişkilerinde de olumsuz etkiler yaratabilir.
  • Kendilik Saygısı Sorunu: Aldatma, kadınların kendilik saygısını ciddi şekilde zedeleyebilir. Kendilerini değersiz hissetmeleri ve suçluluk duymaları yaygın bir durumdur.
  • Depresyon ve Anksiyete: Aldatma, kadınlarda depresyon, anksiyete ve stres gibi psikolojik rahatsızlıklara yol açabilir.
  • Fiziksel Belirtiler: Uykusuzluk, iştahsızlık, baş ağrısı gibi fiziksel belirtiler de sıklıkla görülür.

Erkeklerde Aldatma

Erkeklerin aldatma deneyimi de farklı psikolojik süreçler içerir.

  • Suçluluk Duygusu: Aldatan erkekler, genellikle yaptıklarından dolayı suçluluk duyarlar. Ancak bu duygu, zamanla bastırılabilir veya dışa vurulmayabilir.
  • Korku: Yakalanma korkusu ve ilişkinin sona ermesi korkusu, erkeklerde sık görülen duygulardır.
  • Kızgınlık: Partnerinin tepkileri karşısında kızgınlık duyabilirler.
  • Cinsel Doyumsuzluk: Bazı erkekler, aldatma nedenini cinsel doyumsuzluk olarak görürler.

Aldatmanın Ortak Belirtileri

Cinsiyete bakılmaksızın, aldatmanın bazı ortak belirtileri vardır:

  • Değişen Davranışlar: Gizlilik, yalan söyleme, telefonuna aşırı düşkünlük gibi.
  • İletişim Sorunları: Partneriyle iletişim kurmakta zorlanma.
  • Fiziksel Değişiklikler: Yeni kıyafetler, farklı parfümler gibi.
  • Kıskançlık: Partnerini kıskanma veya kıskanılma.

Aldatmanın Sonuçları

  • İlişkinin Sona Ermesi: Aldatma, çoğu zaman ilişkinin sona ermesiyle sonuçlanır.
  • Psikolojik Travma: Hem aldatan hem de aldatılan tarafta derin psikolojik yaralar açabilir.
  • Güven Sorunu: İlişkide güvenin tamamen sarsılması.
  • Çocuklar Üzerindeki Etkiler: Çocukların gelişiminde olumsuz etkiler yaratabilir.

Aldatmayla Başa Çıkma Yolları

Özetle, aldatma hem kadınları hem de erkekleri derinlemesine etkileyen karmaşık bir konudur. Bu durumun nedenleri ve sonuçları kişiden kişiye değişebilir. Aldatmayla başa çıkmak için profesyonel yardım almak, en doğru çözüm olacaktır.

Devamını oku

Yazılar

Konya’da Eş Takibi: Neden ve Nasıl?

Yayınlandı

on

Konya son zamanlarad en çok telefon aldığımız şehir.”Konya’da eşimi nasıl takip ettiririm”, “Konya’da eş takibi yapıyor musunuz? peki neden?Evliliklerin en büyük sorunlarından biri olan aldatma, birçok çiftin hayatını olumsuz etkilemektedir. Bu durum karşısında kişiler, eşlerinin sadakatsizliğine dair şüphelerini gidermek için özel dedektiflik hizmetlerine başvurmaktadır. Konya gibi büyük bir şehirde yaşayanlar için de bu durum farklı değildir. Ancak eş takibi gibi hassas bir konuda doğru adımlar atmak ve güvenilir bir dedektif bürosu seçmek oldukça önemlidir.

Konya’da Özel Dedektif Seçerken Nelere Dikkat Edilmeli?http://www.datdedektiflik.com

  • Deneyim ve Uzmanlık: Dedektif bürosunun eş takibi konusunda ne kadar deneyimli olduğuna dikkat etmelisiniz.
  • Referanslar: Daha önceki müşterilerin referanslarını isteyerek büronun güvenilirliğini kontrol edebilirsiniz.
  • Gizlilik: Özel dedektiflik hizmetlerinde gizlilik en önemli konulardan biridir. Büronun gizlilik sözleşmesi olup olmadığını öğrenin.
  • Hukuki Bilgi: Dedektifin yasal sınırlar içerisinde çalıştığından emin olun.
  • Fiyatlandırma: Fiyatlar konusunda net bilgi alın ve piyasa ortalamalarıyla karşılaştırın.

Konya’da Eş Takibi Yaptırmanın Hukuki Boyutu

Eş takibi yaptırmak isteyen kişilerin, bu durumun hukuki boyutlarını da göz önünde bulundurmaları gerekmektedir. Türk Ceza Kanunu’nda yer alan kişisel hayata ve özel alana müdahale suçları, eş takibi gibi durumlarda da geçerlidir. Bu nedenle, dedektifin yasal sınırlar içerisinde hareket etmesi ve elde edilen bilgilerin sadece mahkemelerde delil olarak kullanılabileceği unutulmamalıdır.

Konya’da Eş Takibi Yaptırmanın Psikolojik Etkileri

Eş takibi yaptırmak, hem başvuran kişi hem de eş için psikolojik olarak yıpratıcı bir süreç olabilir. Bu nedenle, bu kararı almadan önce iyice düşünmek ve bir psikologdan destek almak faydalı olacaktır.

Sonuç

Konya’da eş takibi yaptırmak isteyen kişilerin, bu konuda dikkatli olmaları ve güvenilir bir dedektif bürosu seçmeleri gerekmektedir. Yanlış bir tercih, hem maddi hem de manevi olarak büyük kayıplara neden olabilir. Hukuki süreçler ve psikolojik etkiler göz önünde bulundurularak, bu kararı almadan önce mutlaka bir uzmana danışılmalıdır.

Önemli Not: Bu makaledeki bilgiler genel bilgilendirme amaçlıdır ve hukuki tavsiye niteliği taşımaz. Eş takibi gibi hassas bir konuda mutlaka bir avukata danışmanız önerilir.

Ek Bilgiler:

  • Konya Özel Dedektif Büroları: Konya’da faaliyet gösteren özel dedektif büroları hakkında internette detaylı araştırmalar yapabilirsiniz.
  • Yasal Düzenlemeler: Eş takibi ile ilgili yasal düzenlemeleri öğrenmek için bir avukata danışabilirsiniz.
  • Psikolojik Destek: Bu süreçte bir psikologdan destek almak, hem size hem de eşinize iyi gelecektir.
Devamını oku

Trend Yazılar